Bağırsak nöronları ikinci beyin gibi!


Gastroenteroloji alanındaki çalışmalarda 1998'de piyasaya çıkan "İkinci beyin" adlı kitabıyla yeni bir vizyon açan ABD'nin Columbia Üniversitesi'den Michael Gershon'un bağırsaklarda bulunan nöronların (sinir hücresi) işleyişi ile ilgili çalışması Fransa'da hazırlanan bir belgeselle yeniden gündeme geldi. Belgeselde bağırsaklardaki 200 milyon nöronun kedi ve köpeklerin beynindeki sinir hücreleriyle aynı sayıda olduğu ve bu nöronların da insan beyniyle ikincil bir beyin olarak iletişime geçtiğine dikkat çekildi. Gershon'un 'ikinci beyin' yakıştırması yaptığı bu kompleks yapı, kişinin sindirim ve boşaltım sisteminin kontrolünün ve işleyişin düzenlenmesinin üst beyinden yarı bağımsız şekilde yürütülmesini sağlıyor. İnsanın karın bölgesinde bulunan 100 milyar bakteri de bu nöronların baş bölgesindeki beyinle iletişiminde uyarıcı olarak işlev görüyor. Yani Gershon "Stres mideme vurdu", "Midem zil çalıyor" gibi halk arasında kullanılan deyişlerin bilimsel bir açıklaması olduğuna inanıyor. Çalışmanın ortaya koyduğu tezlerle ilgili akla gelen soru 'ikinci beynin' düşünce yapısına etki edip etmediği... Gershon bu soruya "İkincil beyin kişinin edebiyat, felsefe gibi konularda üretkenliğine katkı sağlamıyor. Ancak kişinin stres ve mutluluk gibi durumlarına dolaylı olarak etkisi bulunuyor" yanıtını veriyor.

26 DENEKLİ TEST KANITLADIDean Radin ve Marilyn Schlitz isimli iki araştırmacı 26 denekle yapıkları EGG testlerinde karın bölgesindeki sinir uçlarının duygu değişimlerine etkisini kanıtladılar. Gershon aç kalmanın kişinin ruh haline etkilerini de çalışmasındaki tezlere bağlıyor. Araştırmasının sonuç raporunda, bağırsak ve mideyi yöneten 'ikinci beynin', beyinden bağımsız olarak pek çok işlevi yerine getirdiğini de belirtiyor. Bu bulgular sinir sisteminin işleyişi ve hastalık tanı ve tedavilerinde pek çok sorunun cevaplanması için yol gösterici olarak görülüyor.

ALMAN ANATOMİST KEŞFETTİBağırsak bölgesindeki nöronların varlığı ilk olarak Alman anatomist Leopold Auerbach'ın çalışmasıyla 1876'da kanıtlanmıştı. Ancak Auerbach o dönem bu nöronların kendi içinde bir beyin gibi işlediğini sağlayan bir tez ortaya atmamıştı. Bununla birlikte Çin kültürünün parçası olan yoga türü Çigong'un temel hareketlerinin bağırsaklardaki nöronların uyarılmasına dayanması aslında bu işleyişin binlerce yıl önce fark edilmesinin kanıtı olarak gösteriliyor. Gershon, Maya ve diğer pek çok uygarlıkta da gastroenteroloji ile ilgili çalışmalar olduğunu söylüyor. Belgeselin dikkat çektiği bulguları yorumlayan Fransız uzmanlar "Biz bağırsakları basit refleksi olan organlar olarak düşünürdük. Ancak ikincil bir beyin olarak çalışacakları kimsenin aklına gelmezdi" diyor. (Sabah Gazetesi/04.02.2014)

Yorumlar

Popüler Yayınlar